Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Yüksek Lisans Programı / Industrial and Organizational Psychology Master's Degree Program

Permanent URI for this collection

Browse

Recent Submissions

Now showing 1 - 11 of 11
  • ItemOpen Access
    Pandemi Döneminde Çalışanlarda Algılanan Örgütsel Adaletin Örgütsel Bağlılık İle İlişkisinde Algılanan Örgütsel Desteğin Aracılık Rolü
    (İstanbul Kültür Üniversitesi, 2022) ÇERİ, MERTCAN; Melis Seray Özden Yıldırım
    Bu araştırmanın amacı, pandemi döneminde çalışanların algıladıkları örgütsel adalet ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişkide örgütsel desteğin aracılık rolünün belirlenmesidir. Bu doğrultuda örgütsel adalet, örgütsel bağlılık ve örgütsel destek kavramları ile ilgili literatür ortaya konulmuş ve bu kavramların aralarındaki ilişkilerin saptanması için gerekli analizler uygulanmıştır. Araştırmanın örneklemini pandemi döneminde aktif olarak çalışmaya devam eden 358 katılımcı oluşturmaktadır. Katılımcılardan veriler, Demografik Bilgi Formu, Örgütsel Adalet Ölçeği Örgütsel Bağlılık Ölçeği ve Örgütsel Destek Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Elde edilen verilere SPSS 26 ve SPSS Process Makro paket programları kullanılarak korelasyon analizi, bağımsız örneklemler t testi, ANOVA testi ve son olarak aracılık rolünü incelemek amacıyla Bootstrap yöntemini esas alan regresyon analizi uygulanmıştır. Uygulanan analizlerin sonuçlarına göre, çalışanların algıladıkları örgütsel adaletin, örgütsel bağlılıkları ile anlamlı, yüksek düzeyde ve pozitif ilişkili olduğu bulunmuştur. Ayrıca uygulanan aracılık analizlerine göre, örgütsel adalet ile örgütsel bağlılık ilişkisinde örgütsel desteğin aracılık rolünün olduğu tespit edilmiştir. Araştırmanın sonuçlarının öne sürülen hipotezleri doğrulamakta olduğu ve literatürde yer alan önceki çalışmalar ile paralellik gösterdiği bulunmuştur.
  • ItemOpen Access
    Örgüt Temelli Özsaygı ve Çalışmaya Tutkunluk Arasındaki İlişkinin İncelenmesi: Paternalistik Liderlik Algısının Düzenleyici Etkisi
    (İstanbul Kültür Üniversitesi, 2022) İLHAN, TUANNA BUKET; Bige Zeynep Oktuğ Tırnova
    Bu tez çalışmasının amacı, örgüt temelli özsaygı ile çalışmaya tutkunluk arasındaki ilişkiyi ve bu ilişkide paternalistik liderlik algısının düzenleyici etkisini incelemektir. Araştırmanın örneklemini, kartopu örnekleme metoduyla ulaşılan 219 çalışan oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak; Demografik Bilgi Formu, Örgüt Temelli Özsaygı Ölçeği, Çalışmaya Tutkunluk Ölçeği ve Paternalistik Liderlik Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler SPSS 25 ve AMOS 22 paket programları aracılığıyla analiz edilmiş, düzenleyicilik etkisini test etmek amacıyla SPSS Process Macro eklentisinden faydalanılmıştır. Elde edilen bulgular, örgüt temelli özsaygı ile çalışmaya tutkunluk arasında pozitif yönde ve anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca, örgüt temelli özsaygı ile çalışmaya tutkunluk arasındaki ilişkide, paternalistik liderliğin düzenleyici etkisi incelenmiş, genel ölçek ortalamasının anlamlı bir düzenleyicilik etkisinin bulunmadığı görülmüştür. Alt boyutlar bazında değerlendirildiğinde; işyerinde aile atmosferi, işgörenlerin iş dışı yaşamlarına katılma, statü hiyerarşisi ve otorite boyutlarının örgüt temelli özsaygı ile çalışmaya tutkunluk arasındaki ilişkide düzenleyici etkiye sahip oldukları tespit edilirken; bireyselleştirilmiş ilişkiler ve sadakat beklentisi boyutlarının düzenleyici etkisinin anlamlı olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Elde edilen bulgular tartışılmış ve gelecek çalışmalar için önerilerde bulunulmuştur.
  • ItemOpen Access
    Çalışanların İş Güvencesi Algısı ile İşten Ayrılma Niyeti Arasındaki İlişkide Duygusal Tükenmişliğin Aracı Rolü
    (İstanbul Kültür Üniversitesi, 2022) KORKMAZ, NİSANUR; Melis Seray Özden Yıldırım
    Bu çalışmada; çalışanların iş güvencesi algısı ile çalışanların işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkide duygusal tükenmişliğin aracı rolünün incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu nedenle; iş güvencesi, tükenmişlik ve işten ayrılma niyeti kavramları sırasıyla incelenmiştir. Araştırmada, veri toplama yöntemi olarak anket tekniği kullanılmış olup ilgili anket "Google Formlar" aracılığıyla oluşturulmuştur. Araştırma linki, katılımcılara mail aracılığıyla gönderilmiştir. Gerekli katılımcı sayısına ulaşabilmek amacıyla; ülkemizin önde gelen işletme, sendika, dernek ve sivil toplum kuruluşlarına toplam 1.341 mail gönderilmiş olup gelen yanıtlar arasından 246 çalışanın verileri analize uygun bulunmuştur. Elde edilen veriler; SPSS 25 paket programları kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma hipotezlerini sınamak amacıyla; Pearson korelasyon analizi kullanılmıştır. Bu analizlere ek olarak; çalışanların iş güvencesizliği, duygusal tükenmişlik ve işten ayrılma niyeti düzeylerinin demografik değişkenlere göre farklılık gösterip göstermediğine yönelik gerçekleştirilen analizler için T - testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. İlgili aracılık modelini test etmek amacıyla; bootstrap yöntemini esas alan regresyon analizi kullanılmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre; çalışanların iş güvencesi algıları ile duygusal tükenmişlikleri arasında anlamlı ve negatif, duygusal tükenmişlikleri ve işten ayrılma niyetleri arasında anlamlı ve pozitif, iş güvencesi ve işten ayrılma niyetleri arasında da anlamlı ve negatif bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Aynı zamanda; Process Makro üzerinden bootstrap tekniği ile 5000 yeniden örneklem seçeneği tercih edilerek yapılan analiz sonuçlarına göre; çalışanların duygusal tükenmişliğinin iş güvencesi ve işten ayrılma niyetleri arasındaki ilişkiye aracılık ettiği tespit edilmiştir. Bu sonuçlara ek olarak demografik değişkenlerle yapılan analizlerin sonuçlarına göre; çalışanların iş güvencesi düzeylerinin, çalışılan sektör, gelir grubu ve çalışma şekline göre farklılaşabileceği tespit edilirken diğer değişkenler açısından istatistiksel olarak anlamlı sonuçlara ulaşılamamıştır.
  • Publication
    Öğretmenlerin Algıladıkları Liderlik Davranışları ile Karara Katılma Durumları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2017) Sökmen, Ahmet Burak; Turpoğlu Çelik, Aysın
    Bu araştırmanın amacı, öğretmenlerin algıladığı liderlik tarzları ile karara katılma durumları arasındaki ilişkiyi incelemek, hangi liderlik tarzının karara katılmayla ilişkisinin daha yüksek olduğunu tespit etmek ve algılanan liderlik tarzları ile karara katılma durumları arasındaki ilişkide; cinsiyetin, öğrenim durumunun, idari görev durumunun ve mesleki deneyim süresinin belirleyici bir rolü olup olmadığını ortaya koymaktır. Araştırmada veri toplama aracı olarak "anket" kullanılmış olup, bu anket üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; araştırmaya katılan öğretmenlere ilişkin kişisel bilgiler, ikinci bölümde; Conway, Davis ve Speed (1979) tarafından geliştirilen "Karara Katılma Ölçeği", üçüncü bölümde ise; Bernard Bass (1985)'ın geliştirmiş olduğu "Çok Faktörlü Liderlik Ölçeği" yer almaktadır. Araştırmanın evreni, Bursa ili Nilüfer ilçesinde 96 okulda (ilk-orta-liselerde) görev yapmakta olan 2370 öğretmenden oluşmakta olup, bu okulların sıralı tam listesinden kolaylama örneklem yoluyla 20 okul seçilmiştir. Araştırma örneklemi ise bu okullarda görev yapmakta olan 200 öğretmenden oluşmaktadır. Yapılan analiz sonuçları incelendiğinde; algılanan liderlik tarzları ile karara katılma arasında anlamlı derecede orta düzey bir ilişki olduğu, algılanan dönüşümcü liderliğin öğretimsel ve yönetimsel karara katılma ile ilişkisi ile algılanan etkileşimci liderliğin öğretimsel ve yönetimsel karara katılma ile ilişkisinin benzer oranda olduğu anlaşılmıştır. Araştırmanın devamında öğretmenlerin algıladıkları liderlik tarzları ile karara katılma durumları arasındaki ilişkide demografik değişkenlerin belirleyici bir rolü olup olmadığı incelenmiş olup, algılanan liderlik tarzları ile karara katılma durumları arasındaki ilişkide idari görev ve deneyim süresi değişkeninin belirleyici bir rolü olduğu, cinsiyetin ve öğrenim durumu değişkeninin ise herhangi bir belirleyici rolü olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
  • Publication
    Çalışmaya tutkunluk ile işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkide iş-aile çatışmasının biçimlendirici rolü
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2017) Akgün, Mehmet Cenap; Oktuğ, Bige Zeynep
    Bu çalışmanın amacı, çalışmaya tutkunluk ile işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkiyi ve bu ilişkide iş-aile çatışmasının biçimlendirici rolünü incelemektir. Bu doğrultuda planlanan araştırma, tekstil sektöründe üretim yapan bir firmada çalışan 236 iş gören ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma bulguları, çalışmaya tutkunluğun alt boyutları olan adanmışlık, yoğunlaşma ve dinçlik ile işten ayrılma niyeti arasında negatif yönde anlamlı ilişkiler olduğunu göstermiştir. İş-aile çatışması ile işten ayrılma niyeti arasında pozitif yönde anlamlı ilişkiler bulunduğu görülmüştür. Çalışma kapsamında, adanmışlık ve yoğunlaşma ile işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkide, iş-aile çatışmasının biçimlendirici bir etkisi bulunmazken, dinçlik ile işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkide, iş-aile çatışmasının biçimlendirici bir rol üstlendiği ortaya konmuştur. Çalışmanın bulguları, çalışmaya tutkunluğun işten ayrılma niyeti ile negatif yönlü ilişkisine vurgu yapmakta, iş-aile çatışmasının yüksek olduğu durumlarda ise, çalışanların dinçlik düzeyleri ile işten ayrılma niyetleri arasındaki ters yönlü ilişkinin güçlendiğine dikkat çekmektedir.
  • Publication
    Kişilik özellikleri ile tükenmişlik arasındaki ilişkide yıldırma eylemlerine maruz kalma ve örgütsel sessizliğin biçimlendirici etkisi
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2017) Gurbanova, Afag; Turpoğlu Çelik, Aysın
    İnsanın mutlu, dengeli, sağlıklı bir yaşam sürdürmesi, günümüz koşullarında gitgide zorlaşmaktadır. Özel yaşam ve iş yaşamı bazen birbirinden bağımsız da olsalar, her ikisinde de olan güçlükleri birbirine yansıtırlar. Bu durum, yaşamımızı daha da karmaşık hale getirir. İş yaşamında başarılı olmak, artan rekabet ortamında varlığını sürdürebilmek için zorlu bir mücadele gerektimektedir. Bu mücadele, bir süreç içerisinde olur. Bu süreç içerisinde de insanlar, diğer bazı insanların yönetimi altında çalışmak zorundadırlar. Bir başka insanın diğerini yönlendirdiği ve yönettiği bu süreç, fedakârlık istemekte, bazen de kişiyi sıkmakta, hattâ psikolojik sıkıntıların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Tezimde, günümüzün çalışma koşullarında son derece önemli olan yıldırma eylemi kavramı, tükenmişlik, örgütsel sessizlik ve kişilik özelliklerini incelerken, bir yandan da çalışanların duyarsızlaşma düzeyini, olaylara karşı koruma ve korunma algılarını değerlendirmekteyim. Bu çalışmada, bağımsız değişken kişilik özellikleri ile ara değişken olan yıldırma eylemine maruz kalma sıklığı ve bağımlı değişken olan tükenmişlik belirtileri arasında olan ilişkiyi belirlemek ve buradan hareketle tükenme probleminin kaynağını tespit ederek soruna yardımcı çözüm önerileri oluşturmak amaçlanmıştır. Tükenmişlik ve yıldırmaya maruz kalma sıklığı, değişkenlerine etki yapan şartlı değişken rolünü oynayan örgütsel sessizlik kavramı da analiz edilmiş ve aralarında istatistik düzeyde anlamlı ilişki bulunamamıştır. Bunun olası nedenleri sonuç bölümünde tartışılmıştır.
  • PublicationOpen Access
    Çalışma ortamında geribildirim ve sonuçları
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2014-07) Kantarcı, Seda; Bozkurt, Aysun Tülay
    Bu araştırmanın amacı, işgörenlere performans değerlendirme sürecinde verilen farklı geribildirim türlerinin (Olumlu yapıcı, olumsuz yapıcı, yıkıcı, olumlu genel geribildirim); işgörenlerin performans beklentisi, motivasyon, iş tatmini, işe bağlılık, işten ayrılma niyeti, örgüte güven, yöneticiye güven, örgütsel adalet, örgüte zarar davranışlar ve stres gibi insan kaynakları ile ilgili sonuçları üzerindeki etkisini araştırmaktır. Geribildirimi veren yöneticinin cinsiyeti (kadın-erkek) ile geribildirimi alan deneklerin (kadın-erkek) cinsiyetleri arasındaki etkileşimin sonuçlar açısından ne tür farklılıklara yol açacağı da araştırmanın diğer bir ilgi alanını oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini, 145 kadın ve 99 erkek katılımcı oluşturmaktadır. Analizler 244 katılımcıdan elde edilen veriler ışığında yapılmıştır. Araştırma sonuçları hipotezlerin desteklendiğini göstermiştir. Yapılan analiz sonuçları olumlu yapıcı geribildirimin, diğer geribildirim türlerine kıyasla deneklerin bireysel performans beklentisi, motivasyon, işe bağlılık, iş tatmini, örgüte güven, yöneticiye güven, yöneticiyle çatışma ve örgütsel adalet algısı sonuçları üzerinde daha olumlu etkisi olduğunu göstermiştir. Yıkıcı geribildiriminse tüm bağımlı değişkenler üzerinde olumsuz etki yarattığı belirlenmiştir. Son olarak yönetici-işgören cinsiyet etkileşiminin farklı geribildirim türleriyle ilgili sonuçlar üzerinde ne gibi farklılık gösterdiği incelenmiştir. Bu açıdan öne çıkan temel bulgulara göre farklı geribildirim türlerine göre yönetici-işgören cinsiyet etkileşiminin; motivasyon, iş tatmini, işe bağlılık, örgüte güven, örgütsel adalet algısı, örgüte zarar davranışlar ve stres üzerinde anlamlı farklılıklar yarattığı görülmüştür.
  • PublicationOpen Access
    Öğretmen ve akademisyenlerin algıladıkları liderlik tarzları ile örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişki
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2014-12) Yiğitel, Selçuk; Çalışkur, Ayşem
    Bu araştırmanın amacı, öğretmen ve akademisyenlerin algıladığı liderlik tarzları ile örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkiyi incelemek ve örgütsel bağlılık ile algılanan liderlik tarzlarının cinsiyete, öğrenim durumuna, eğitim verdiği kademeye ve mesleki deneyim süresine göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemektir. Araştırmada öğretmen ve akademisyenlerin örgütsel bağlılığı araştırmanın bağımlı değişkenini, algıladıkları liderlik tarzları araştırmanın bağımsız değişkenini, cinsiyet, öğrenim durumu, eğitim verdikleri kademe ve mesleki deneyim süreleri de araştırmanın demografik değişkenini oluşturmaktadır. Araştırmada kullanılan veri toplama aracı olan "anket" üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; araştırmaya katılan öğretmen ve akademisyenlere ilişkin kişisel bilgiler, ikinci bölümde; Allen ve Meyer tarafından geliştirilen "Üç Boyutlu Örgütsel Bağlılık Ölçeği", üçüncü bölümde ise; Bass ve Avalio tarafından geliştirilen "Çok Faktörlü Liderlik (MLQ) Anketi" kullanılmıştır. Araştırmanın evreni, Kırıkkale ilindeki 104 okulda (ilk-orta-lise) görev yapmakta olan 2570 öğretmenden ve İstanbul Kültür Üniversitesi ile Yalova Üniversitesinde görev yapmakta olan akademisyenlerden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemini belirlemek için Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürlüğünden resmi yollarla alınan okulların sıralı tam listesinden, kolaylama örneklem yoluyla 15 okul seçilmiştir. Araştırmanın örneklemi bu okullarda/üniversitelerde görev yapan 489 öğretmen/akademisyenden oluşmaktadır. Araştırmanın sonuçlarına gore, algılanan dönüşümcü liderliğin duygusal bağlılıkla ilişkisi algılanan etkileşimci liderliğin duygusal bağlılıkla ilişkisinden daha yüksek, algılanan dönüşümcü liderliğin devam bağlılığıyla ilişkisi algılanan etkileşimci liderliğin devam bağlılığıyla ilişkisinden daha düşük ve algılanan dönüşümcü liderliğin minnet bağlılığıyla ilişkisi ile algılanan etkileşimci liderliğin minnet bağlılığıyla ilişkisinin benzer oranda olduğu bulgularına ulaşılmıştır. Öğretmen ve akademisyenlerin örgütsel bağlılık düzeyi alt boyutlarına ilişkin dağılım incelendiğinde; duygusal bağlılık tutumları cinsiyete, öğrenim durumlarına ve mesleki deneyim sürelerine göre anlamlı bir farklılık göstermezken eğitim verdikleri kademeye göre anlamlı farklılıklar göstermektedir. Devam bağlılığı tutumları cinsiyete göre anlamlı bir farklılık göstermezken, öğrenim durumuna, eğitim verdikleri kademeye ve mesleki deneyim sürelerine göre anlamlı farklılıklar göstermektedir. Minnet bağlılığı tutumları ise cinsiyete, eğitim kademesine ve mesleki deneyim sürelerine göre anlamlı farklılıklar gösterirken, öğrenim durumuna göre anlamlı bir farklılık göstermemektedir. Öğretmen ve akademisyenlerin algıladığı dönüşümcü liderlik tarzı; cinsiyet, öğrenim durumu ve mesleki deneyim süresine göre anlamlı bir farklılık göstermezken eğitim kademesine göre anlamlı farklılıklar göstermektedir. Algılanan etkileşimci liderlik tarzı ise cinsiyete göre anlamlı bir farklılık göstermezken öğrenim durumu, eğitim kademesi ve mesleki deneyim süresine göre anlamlı farklılıklar göstermektedir. Anahtar Kelimeler : Liderlik, Örgütsel Bağlılık, Dönüşümcü Liderlik, Etkileşimci Liderlik, Duygusal Bağlılık, Devam Bağlılığı , Minnet Bağlılığı
  • PublicationOpen Access
    Algılanan örgütsel destek ve iş performansı arasındaki ilişkide öz yeterlilik faktörünün düzenleyici rolü: Bankacılık sektöründe bir araştırma
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2015-06) Erkoç, İdil Çağıl; Bozkurt, Tülay
    Bu araştırmanın amacı algılanan örgütsel destek ile iş performansı arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu sebeple algılanan örgütsel destek boyutları, kişisel gelişime yönelik destek ile karşılıklılık normuna dayalı destek olarak; iş performansı ise görev performansı ve bağlamsal performans olmak üzere iki boyutta ele alınmıştır. 180 banka çalışanının dahil edildiği örneklemi, İstanbul ilindeki beş farklı banka kuruluşundaki çalışanlar kapsamaktadır. Verilerin toplanmasında Algılanan Örgütsel Destek Ölçeği (AÖDÖ), Algılanan Rol İçi ve Rol Dışı İş Performansı Ölçeği ve Genel Öz Yeterlilik Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler t- testi analizi, korelasyon analizi, hiyerarjik regresyon analizi ve tek yönlü ANOVA analizi kullanılarak değerlendirmesi yapılmıştır. Çalışmamızdan elde edilen bulgular ışığında, kişisel gelişime yönelik destek ile görev performansı ve bağlamsal performans arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki olduğu görüşmüştür. Fakat karşılıklılık normuna dayalı destek ile görev performansı ve bağlamsal performans arasındaki ilişki manidar olmakla birlikte negatif korelasyon ilişkisi bulunmuştur. Öte yandan şartlı değişken olarak araştırma modelimize aldığımız öz yeterlilik değişkeninin algılanan örgütsel destek ile iş performansı arasında düzenleyici rolünün olmadığı tespit edilmiştir. Demografik değişkenlerimiz ile yapmış olduğumuz analizlere bakacak olursak, cinsiyete, yaşa, eğitim durumu ve sektör tecrübesine göre görev performansı ve bağlamsal performans arasında kıyaslama yaptığımızda anlamlı bir sonuç çıkmamıştır. Anahtar kelimeler: Algılanan örgütsel destek, iş performansı, öz yeterlilik
  • PublicationOpen Access
    Örgütsel Bağlılık ile Psikolojik İyilik Hali Arasındaki İlişkinin Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2015-07) Sevimli, Hakan; Turpoğlu Çelik, Aysın
    Bu araştırmanın amacı örgütsel bağlılık ile psikolojik iyi olma arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmanın diğer amacı ise bu iki değişken arasındaki ilişkinin cinsiyet, yaş, kıdem, öğrenim durumu, eğitim verilen kademe ve mesleki deneyim değişkenleri açısından anlamlı bir farklılık gösterip göstermediğini incelemektir. Bu tez çalışmasında kullanılan veriler Bursa ilinde bir semtte bulunan, devlet okullarında çalışan öğretmenlerden gönüllülük esasına göre elde edilmiştir. Anketler, 1 ile 12. sınıf seviyeleri arasında derslere giren toplam 159 öğretmene uygulanmıştır. Çalışmadan elde edilen verilerin analizi sonucunda, örgütsel bağlılık ile psikolojik iyi olma arasında pozitif yönlü düşük seviyede anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Erkeklerin duygusal ve normatif bağlılık düzeyi anlamlı şekilde kadınlardan daha yüksek bulunmuştur. Öğretmenlerin eğitim verdikleri kademeye bağlı olarak örgütsel bağlılık ve alt boyutlarında farklılık gösterip göstermediğini saptamak için yapılan analiz sonucunda duygusal bağlılık ve normatif bağlılık altboyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılık saptanmıştır. Araştırma sonucunda özerklik ve çevresel hakimiyet altboyutlarında erkek öğretmenlerin kadın öğretmenlere göre anlamlı şekilde daha yüksek ortalamaya sahip oldukları saptanmıştır. Yine çalışma sonucunda diğerleriyle olumlu ilişkiler alt boyutunda lisansüstü mezunu olan öğretmenlerin lisans mezunu olanlara göre anlamlı şekilde daha yüksek ortalama elde ettikleri bulunmuştur.
  • PublicationOpen Access
    Yapısal güçlendirme ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişkide psikolojik güçlendirmenin ara değişken rolü: öğretmenler üzerinde bir çalışma
    (İstanbul Kültür Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Psikoloji Bölümü / Psikoloji Anabilim Dalı / Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Bilim Dalı, 2014-07) Odabaş, İpek; Aysun Tülay Bozkurt
    Bu çalışma, öğretmenlerin çalıştıkları ortamlardaki yapısal güçlendirme kaynakları ile örgüte bağlılıkları arasındaki ilişkiyi ve psikolojik güçlendirmenin bu ilişkideki ara değişken rolünü irdelemek amacıyla yapılmıştır. Bu tez çalışmasında kullanılan veriler İstanbul Avrupa Yakasında bir semtte bulunan, özel ve devlet okullarında çalışan öğretmenlerden elde edilmiştir. Anketler, 1 ile 12. sınıf seviyeleri arasında derslere giren toplam 140 öğretmene uygulanmıştır. Araştırma sonuçları, yapısal güçlendirme ile örgütsel bağlılık arasında bir ilişki olduğunu ama bu ilişkide psikolojik güçlendirmenin ara değişken rolü oynamadığını göstermiştir. Değişkenlerin alt boyutları arasında da ara değişken bulunmamıştır. Araştırmada öğretmenlerin cinsiyetleri, medeni durumları, kurumdaki çalışma süreleri ve çalıştıkları okul türlerine göre örgütsel bağlılıklarının değiştiği görülmüştür. Erkeklerin kadınlara, evlilerin bekârlara, 10 yıl ve üzeri çalışanların 0-5 yıl arası kıdeme sahip çalışanlara ve özel okulda çalışan öğretmenlerin devlet okulunda çalışan meslektaşlarına nazaran örgütsel bağlılık puanları daha yüksek çıkmıştır. Evlilerin, örgütsel bağlılıklarının yüksek olması gibi yapısal güçlendirme puanları da bekârlara kıyasla daha yüksek çıkmıştır. Psikolojik güçlendirme açısından ise özel okulda çalışan öğretmenlerin ortalamalarının devlet okulunda çalışan öğretmenlere kıyasla daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir.Çalışma eğitim sektöründe "güçlendirme" kavramlarından faydalanılması gerektiğine vurgu yapmaktadır.